Omer Arbel’in kreatif yönetimini üstlendiği deneysel aydınlatma markası BOCCI’nin Türkiye’de ilk kez sergilenen yerleştirmelerini Mozaik işbirliği ile In-Between Design Space’te görebilirsiniz. Tasarımın yaratıcı gücünü artizanal üretim ile bütünleştiren BOCCI, aydınlatma sektöründe sanatsal yerleştirmeleri çağrıştıran tavrı ile önemli bir yer edindi. Bugün dünyada Canada House, Barbican ve Victoria&Albert gibi müze ve kültürel kurumlarda BOCCI yerleştirmelerini görebiliyoruz.
Omer Arbel bir mimar olarak mekanı tanımlayan objeler tasarlıyor. Her BOCCI aydınlatması fikirden üretime kadar deneysel yöntemlerle standart tasarım süreçlerini zorlayan bir sürece dayanıyor. Malzemenin mekanik, fiziksel ve kimyasal özelliklerine odaklanan Omer Arbel, ışığı bir mecra olarak inceliyor. Malzemenin doğru formu bulmak için bir araç olduğunu belirten Arbel, renk seçimini ise bunu takiben yapıyor. Rengi, tasarım sürecinin bir sonucu olarak görmeye çalıştığını belirten Arbel, renk ve formla birlikte ‘estetik keşif’ aşamasını da süreç içerisinde kurgulamış oluyor. Vancouver’da başlayan serüvenlerine 2015 yılında Berlin’de bir mahkeme binası olarak kullanılmış showroomlarında devam eden BOCCI, hem konut hem de ticari alanlarda uygulamalarına devam ediyor. Teknolojik gelişmeleri ileri tasarım ve artizanal üretim ile birleştirerek aydınlatma sektöründe kendisine ayrıcalıklı bir yer açan BOCCI’nin 28, 73 ve 84 isimlerini verdiği tasarımlarını In-Between Design Space’te görebilirsiniz. Türkiye’de satış ve pazarlaması Mozaik tarafından gerçekleştirilen markanın, ürünlerini bir galeri mekanında sergilemesi de vizyoner tavrını destekliyor.
BOCCI 28
Bu tasarım cam üfleme esnasında, hava ısısının ve üfleme yönünün manipüle edilmesini inovatif bir üretim sürecinin odağına alıyor. Sonuçta karşımıza hafif bozulmuş küre ve içte satelit şekillerle birlikte opak mat bir difüzör çıkıyor. Pirinç, çelik ve bakır gibi farklı metallerde sarkıt formdan masa üstü aydınlatmasına kadar geniş bir yelpazedeki kongifürasyonları ile sunulan seri bize çok yakın gelen küre formunu tamamen farklı düşünmeye davet ederken, bir yandan da cam üflemeyi tersine çevirerek camdan hava üfleyip içerdeki satelit şekilleri oluşturuyor. Bu bakımdan hem fikir hem de uygulama olarak tasarıma çok yenilikçi bir öneri getiriyor. Şeffaf camdan birçok farklı renk alternatifiyle de camın renkle birlikte ışığa çok farklı anlamlar yükleyebilme potansiyelini kullanıcıya sunuyor.
BOCCI 73
Sıvı camın katlanmış ve yüksek sıcaklık direncine sahip seramik-dokulu kap içerisine üflenmesiyle şekil alan bu tasarım, dokusal dışavurumu ile ayrışıyor. Organik hatları ve her ürünün tek formda olması ile birlikte havada süzülen bulutları anımsatan heykelsi aydınlatma, yakıldığında daha sıcak bir ifadeye bürünüyor. Bu tasarım tavanda yaratıcı ve serbest bir ifade ile şekillenebiliyor. Ayrıca yarı-sabit bir kurgu ile elektrik aksamını heykelsi tavrın bir parçası olarak sunan kullanımı da mümkün. Bununla birlikte BOCCI 73 masa üstü ve ayaklı aydınlatma formlarında farklı kullanım opsiyonlarını da sunuyor.
BOCCI 84
Bu tasarımın üretiminde; beyaz cam ilk etapta ince bir bakır ağ içerisinde tutturuluyor. Daha sonrasında bu ikili şeffaf camın içine daldırılıyor. Bunu takiben kalıba hava üflenerek beyaz cam, yavaşça bakır ağın içerisine itiliyor. Böylece şeffaf camın kalın dokusuna asılmış zarifçe desteklenmiş bir görüntü oluşturuluyor. Bakır ağın bazı noktalarda katlanması ve büzüşmesi her tasarıma özgünlük katıyor. Dış yüzeydeki dalgalanmalar ise zarif beyaz cam ile destekleme sürecinin sonucunda şekilleniyor. BOCCI 84 tavandan sarkıt, masa üstü ve bir ağaç dalını anımsatan yer aydınlatması formatlarında sunuluyor.
info@in-between.online adresinden randevu alarak In-Between Design Space’i ziyaret edebilirsiniz.
Tomom Mahallesi Tomtom Kaptan Sokak No: 10A, Beyoğlu